Arıcılığa yeni başlayan ya da işi büyütmek isteyen çoğu kişinin kafasında aynı soru dönüp durur: “Ya bu kovanları nereye koysam?”Bahçesi olan şanslı, köyde arazisi olan daha da şanslı.

Ama şehirde yaşayan, ya da fazla kovan koyacak yeri olmayan arıcılar için en mantıklı seçeneklerden biri ormandan yer kiralamak oluyor. Şimdi işin romantik tarafını kabul edelim, ormanın içinde kovan fikri kulağa şahane geliyor.

Sessizlik, çiçek kokuları, kuş sesleri… Arılar için de cennet gibi. Ama işin mutfağına girince, yani prosedürüne, ulaşımına, iş o kadar kolay değil.

Ormandan Yer Kiralamak Gerçekten Mümkün mü?

İlk akla gelen soru bu oluyor. Kısaca cevap: Evet mümkün.

Ama “gittim ormanda güzel bir açıklık buldum, burası benim olsun” gibi bir şey yok. Çünkü orman arazileri devletin.

Bu yüzden Orman İşletme Müdürlükleri üzerinden başvuruyorsun, dilekçe veriyorsun, arıcılık yaptığını kanıtlayan belgeleri gösteriyorsun (örneğin Arıcılar Birliği kaydı). Onlar da sana uygun alanları gösteriyor.

Yani olay aslında şu: İzin alırsan kovan koyabiliyorsun, izin almazsan “kaçak” sayılıyor.

Süreç Nasıl İşliyor?

Orman İşletme Müdürlüğü’ne gidiyorsun ve “ben arıcılık için yer kiralamak istiyorum” diyorsun.
Dilekçe ve birkaç belge istiyorlar arıcı belgesi, birlik üyeliği gibi.
Yetkililer araziye bakıyor ve arılara uygun mu, çevreye zarar verir mi diye.
Sözleşme yapılıyor, uygun yer gösteriliyor ve şurada boş alan var, kovanları buraya koyabilirsin diyorlar.
Ücret belirleniyor yıllık kira bedeli genelde çok yüksek değil, cüzi bir şey.

Ormandan Yer Kiralamanın Avantajları

Arıcılar neden ormana yöneliyor, bir bakalım:

Bitki çeşitliliği çok fazla: Çam, kestane, ıhlamur, meşe… Arı için bulunmaz nimet. Özellikle çam balı üretmek isteyenlerin yolu zaten ormana düşüyor.

Sakinlik: Şehirde araba, fabrika, gürültü… Arılar strese giriyor. Ormanda öyle bir dert yok.

Kovan sayısı artırma imkanı: Ev bahçesine 5 kovan koyarsın, hadi 10 oldu diyelim. Ama ormanda 50-100 kovan rahatlıkla yerleşir.

Arı sağlığı: Tarım yapılan bölgelerde ilaçlama büyük bela. Ormanlık alanlarda böyle bir risk çok daha düşük.

Dezavantajları neler?

İşte burası önemli. Çünkü çoğu kişi ilk başta işin sadece güzel tarafını düşünüyor, sonra sürprizle karşılaşıyor:

Ormanın derinliklerinde yol yoksa iş çileye dönüyor. Bal zamanı kovandan sandık taşımak kolay değil.
Ayı faktörü arıcıların kabusu. Bir gecede bütün kovanları darmadağın edebilir. Çit, tel, elektrik… mutlaka önlem almak şart.
Yangın riski yaz aylarında hep tehdit. O yüzden dikkatli olmak şart.
Aynı bölgeye birden fazla kişiye izin verilebiliyor. Arılar sorun çıkarmaz ama arıcılar bazen çıkarabiliyor.

Maliyet Ne Kadar

Şimdi en merak edilen yere gelelim.
Rakamlar bölgeden bölgeye değişiyor ama genel olarak söyleyeyim: Özel arazi kiralamaktan çok daha ucuz. Çünkü devlet zaten arıcılığı teşvik etmek istiyor.

Bedel ya kovan başına ya da alan üzerinden hesaplanıyor. Mesela kestane ormanı olan bölgelerde biraz daha pahalı olabilir. Ama genel olarak “sırt büken” bir ücret değil.

Orman mı, Özel Arazi mi?

İkilem yaşayan çok. “Acaba ormandan mı alsam, yoksa köylüden özel arazi mi kiralasam?”
Özel arazinin avantajı prosedür yok, hızlıca anlaşıyorsun. Ama kira daha pahalı olabilir, yazılı sözleşme yapmazsan sorun çıkabilir.

Ormanın avantajı ise devletle resmi sözleşme, kafan rahat. Ama prosedür var. Hangisi sana uygunsa ona göre karar vermek lazım.

Tecrübeli Arıcılardan Küçük Tavsiyeler

Kovanları mutlaka ayıya karşı koru.
Araçla girecek yol olmasına bak, yoksa iş eziyet olur.
Yanında yangın söndürme tüpü bulundur.
Komşu arıcılarla kavga etme, selamı eksik etme.
Koyduğun yerin 3-5 yıl sonra da işine yarayıp yaramayacağını düşün.

Son Söz

Ormandan yer kiralamak arıcılık yapmak için çok mantıklı bir seçenek. Arı bol nektar bulur, sen de daha çok bal alırsın. Ama iş sadece “kovanı koydum, bitti” değil. Prosedürü var, ulaşımı var, ayısı var.

İşi büyütmek isteyenler için kesinlikle araştırmaya değer. Ama karar vermeden önce mutlaka bölgenin koşullarını, ulaşımını, maliyetini ve risklerini hesap etmek gerekiyor.